İsveç üniversiteleri hakkında bilgiler - İsveç'e Türk öğrenci kabulü - İsveç'te lisans ve yüksek lisans eğitimi,

İSVEÇ
Seçici Davranıyorlar

İsveç, Avrupa'nın refah oranı en yüksek ülkelerinden biri. Eğitime verdiği önemle dikkat çeken bu ülkede lisans ve yüksek lisans eğitimi veren 27 devlet üniversitesi var. Tüm üniversitelerde eğitim ücretsiz. Ancak yıllık yaşam maliyetleri 6-7 bin euro civarında. Tüm İsveç devlet üniversiteleri YÖK (Yüksek Öğretim Kurumu) tarafından onaylı. Yani öğrencilerin almış oldukları diplomalar Türkiye'de de geçerli.

Ancak, eğitim ücretsiz olduğu için üniversiteler öğrenci kabulünde çok seçici davranıyor. İngilizce programlara katılacak öğrencilerin TOEFL en az 213, IELTS en az 6.5 not almaları gerekiyor. Ayrıca, yüksek lisans eğitimi yapmak isteyenlerin üniversite not ortalaması da en az 4 üzerinden 3 olmalı.





okul listesi


kaynak: Sabah Gazetesi

İsveç'te Eğitim, üniversite kayıtları be başvusuru Bilgileri için Tıklayın

İsveç'te Master ve Doktora Eğitim hakkinda Bilgiler için Tıklayın

Norveç'te üniversite ve kolejler - Norveç lisans ve yüksek lisans - Norveç üniversitelerine kayıt bilgileri,

NORVEÇ
Eğitim Ücretsiz, Okul Harcı Yok

Norveç'te devlet üniversitelerinde eğitim ücretsiz. Okul harcı da yok. Yaşam maliyetleri yıllık 6 bin euro civarında. Özel okulların fiyatları ise 5 bin ile 10 bin euro arasında değişiyor. Ülkede 26 devlet üniversitesi ve devlet koleji var. Ayrıca 4 ulusal üniversite ve 2 ulusal sanat akademisi bulunuyor.

Norveç'te üniversite ve kolejlerin büyük kısmı, lisans veya yüksek lisans seviyesinde hem kendi dillerinde hem de İngilizce olarak eğitim veriyor. Yurtdışından gelen öğrencilerin büyük bölümü tüm üniversite hayatlarını bu ülkede geçiriyor. Ya da bir kısmı Sokrates Erasmus programına katılarak 1 yıllık değişim programlarına katılabiliyor.


Norveç'te yaşayan birinden Norveç'te eğitim konusunda bilgiler

Norveç'te Sokrates ve Erasmus programları hakkında detaylı bilgi için Tıklayın

Norveç'te Yüksek Öğretim ve Burslar, Burs imkanları için Tıklayın

Kaynak: Sabah Gazetesi

Norveç'e yerleşmek veya sığınmak isteyenler icin bilgiler 1 "Sağlık 2" - Norveç'te yaşam ve göçmenlik - Norveç ve Sağlık,

Norveç'e Sığınma için Başvuru detayları sayfasi icin Tıklayınız

Norveç'e Sığınma ve oradaki yaşam konusunda genel bigliler:
Bolum 1 - Sağlık (sayfa 2)

Diş sağlığı

Diş çürümesini önlemek için dişler diş macunu ve diş fırçası İle günde iki kere temizlenmelidir. Çocukların dişleri de dikkatli bir şekilde temizlenmelidir. Çocuklarınıza dişlerine nasıl bakacaklarını öğretin. Norveç’te yetişkinler diş tedavisinin giderlerini kendileri öderler, ama çocuk ve gençlere 18 yaşına kadar ücretsiz tedavi verilir. İlticacılara, belediye diş hekiminin onayladığı diş tedavisi için, bir miktar yardım yapılabilir. Kabul merkezinden bu konuda bilgi alabilirsiniz.

Cinsel yoldan bulaşan hastalıklar
Cinsel yoldan bulaşan hastalıkların hepsi cinsel ilişki yoluyla geçer. Prezervatifler ve kadınlar için üretilmiş prezervatifler cinsel yoldan bulaşan hastalıkların yayılmasını önleyen gebelik önleyici araçlardır. Birçok süpermarketten ve eczanelerden prezervatif temin edebilirsiniz. Kadınlar için üretilmiş prezervatifler eczanelerde bulunmaktadır.

Cinsel yoldan bulaşan hastalıkların teşhis ve tedavisini ücretsiz olarak temin etme hakkınız vardır. Cinsel yoldan bulaşan hastalıklara örnek olarak HIV, gonnorea, frengi, uçuk, Chlamdia ve cinsel bölge siğilleri sayılabilir.
Daha fazla bilgi edinmek isterseniz kabul merkezi personeline ya da doktorunuza danışın.

HIV/AIDS
Norveç’e geldiğinizde HIV testinden geçmeniz teklif edilmiştir. HIV, korunmasız cinsel ilişki ve kan nakli yoluyla geçer. Ayrıca anne sütü yoluyla da geçebilir. Prezervatifler sizi HIV’e karşı korur. Birlikte olduğunuz kişinin hastalık taşıyıp taşımadığından emin değilseniz her türlü cinsel ilişki sırasında prezer-vatif kullanın. Diğer insanlarla günlük temaslarınızdan HIV kapmazsınız. Eğer HIV ya da AIDS taşıyorsanız tıbbi yardım talep hakkınız vardır. Daha fazla bilgi almak için kabul merkezi personeline ya da doktorunuza danışın.

Kadınların sünnet edilmesi

Kadınların sünnet edilmesi bazı kültürlerde yaygındır. Norveç’te kadınların sünnet edilmesi katiyen yasaktır. Bu işlem cinsel organın tahribatı ile kişiyi sakat bırakmak ile eşdeğerdir.. Norveç’te cinsel organını tahrip ederek kişiyi sakat bırakmak ya da suç ortaklığı yapmak sekiz yıla kadar hapis cezasını öngörür. Kanun, Norveç’teki herkes için-eylem ülke dışında gerçekleştirilmiş bile olsa geçerlidir.
Norveç’e gelen kadınların birçoğu sünnet edilmiştir. Sünnet kadınlar için ciddi sağlık sorunlarına sebep olabilir. Profesyonel sağlık personeli sünnet edilmiş kadınlara tavsiyelerde bulunabilir ve onlara yardımcı olabilir.

Gebelikten Korunma
Tıbbi uzmanlar hamileliği önlemek için size çeşitli önerilerde bulunabilirler. Erkekler için en yaygın yöntem prezervatiftir. Kadınların doğum kontrol hapları, ,iğneleri veya bantları ve sarım gibi seçenekleri vardır. Size ve durumunuza en uygunu için bir tıbbi uzmana danışın.

Kürtaj Norveç’te gebeliklerinin ilk 12 haftasında kürtaj kararı kadına bırakılmıştır. Bir doktor, rahip, imam ya da başka birinin onayına gerek yoktur. Kadının kocasının, bebeğin babası olsa bile, bu konuda karar hakkı yoktur. Eğer kadın kürtaj yaptırmak istiyorsa bir doktora ya da ebeye başvurmalıdır. Eğer gebeliğin on ikinci haftasından sonra kürtaj isteniyorsa en yakın -hastanedeki pratisyen hekimlerden oluşan bir -kurulun onayı gerekir. Kadının ebesi ya da doktoru başvuru sırasında ona yardım etmekle yükümlüdür.

Doğum öncesi bakım
Hamile olmanız durumunda doğum öncesi düzenli kontrole gitmeniz -gerekir. Bir ebe ya da doktora gözükmek ya da bir bebek ve çocuk kliniğinden randevu almak sizin seçiminizdir. Hem ebeler hem de doktorlar bu kontrolleri yapabilecek şekilde eğitilmişlerdir. Eğer dilerseniz randevuya yanınızda biri ile beraber gidebilirsiniz. Eğer gebeliğiniz sırasında komplikasyonlar görülürse doktorunuz ya da ebeniz sizi bir uzmana sevk edebilir.

Doğum öncesi düzenli kontrollere gitmenin birçok avantajı vardır. -Böylelikle hem sizin hem de doğmamış bebeğinizin sağlığı kontrol altına alınmış olur ve gebeliğiniz sırasında bilgi ve yardım alırsınız. Doğum öncesi kontroller ücretsizdir.

Sağlık konusunda bilgilerin 2. sayfası icin Tıklayın
Norveç'e sığınma ve yerleşme konusu ana sayfasına gitmek icin tıklayın

Norveç'e yerleşmek veya sığınmak isteyenler icin bilgiler 1 "Sağlık" - Norveç'te yaşam ve göçmenlik - Norveç ve Sağlık,

Norveç'e Sığınma için Başvuru detayları sayfasi icin Tıklayınız


Norveç'e Sığınma ve oradaki yaşam konusunda genel bigliler:
Bolum 1 - Sağlık (sayfa 1)

Sağlık
Sağlıklı olmak herkes için önemlidir. Bu bölümde size talep etme hakkınız bulunan tıbbi yardım türleri ve kişisel sağlığınıza nasıl dikkat edeceğinize dair öneriler bulunmaktadır.

Hasta olmak sığınma talebinizin kabulü için gerekli olan koşullara sahip olmanızı zorlaştırmaz. Bu yüzden eğer ciddi bir hastalık ya da rahatsızlığa sahipseniz bunu sağlık personeline belirtmelisiniz. Norveç’te tedavi edilebilirsiniz. Ayrıca sağlığınızı daha iyi duruma getirmek için yardım alabilirsiniz.

Norveç’teki tüm sağlık perso-neli hastalarının kişisel mahremiyetini koruma görevi taşır. Bu demektir ki sağlık durumunuzu siz izin vermedikçe kimseye söyleme izinleri yoktur. Hatta herhangi bir kimseye isminizi verme ya da bu kişilere hasta olduğunuzu belirtme izinleri bile yoktur.

Bir tercümana mı ihtiyaç duyuyorsunuz?
Karşınızdaki kişinin ne söylediğini anlayıp anlayamayacağınızdan emin olamıyorsanız bir tercüman talep etme hakkınız vardır. Sağlık perso-neli gerekli olduğuna kanaat getirdikleri durumlarda size bir tercüman sağlamaktan sorumludurlar. Bazı durumlarda telefon görüşmesi yolu ile tercüme yapılabilir. Eğer bir tercümana ihtiyaç duyuyorsanız bunu doktorla randevunuzdan önce bildirmelisiniz. Bir tercüman bulmak birkaç gün sürebilir. Tüm tercümanların gizlilik vazifeleri vardır.

Zamanında gelme
Eğer sağlık personeliyle bir randevunuz varsa bu randevuya zamanında gitmeniz önemlidir. Eğer randevuya gidemeyecekseniz ya da geç kalacaksanız bunu bildirmelisiniz. Eğer bunu yapmazsanız randevunuz iptal olur ve tekrar randevu almak zorunda kalırsınız. Kural olarak, kaçırdığınız randevuların da ücretini Kendiniz ödemelisiniz.

Akut hastalık / ciddi yaralanma
Cankurtarana ihtiyacınız olduğunda 113 e telefon edin. Eğer akut bir hastalığınız varsa ya da önceden ciddi bir şekilde yaralanmışsanız bunu kabul merkezine ve / veya acil servis veya yerel hastaneye bildirmelisiniz. Eğer bu ikisini de yapamıyorsanız tedavi edilebilmeniz için birisinden yardım isteyin. Ambulansa ihtiyaç duyarsanız 113’ü arayın.

Doktor ile randevu
Eğer hastaysanız ya da sağlık problemleri yaşıyorsanız bir sağlık yetkilisi ile temasa geçin. Norveç’te herkes düzenli olarak gidebilecekleri bir doktor (Pratis-yen Hekim) seçme hakkına sahiptir. Sığınmacılar da aynı hakka sahiptir. Pratisyen hekiminize gittiğinizde konsültasyon ücretinin bir kısmını ödemelisiniz. Bu, transit kabul merkezlerinde ücretsizdir. Gerekli gördüğü durumlarda hekiminiz sizi bir uzmana yönlendirebilir. Çocuklar 12 yaşına kadar bedava sağlık hizmeti hakkına sahiptir. Psiko terapi tedavisi 18 yaşına kadar ücretsizdir.

İlaçla tedavi
Eczaneler her türlü ilacı satmaktadır. Bazı ilaçlar direk ücreti ödenerek alınabilir ancak çoğu ilaç için doktorunuzdan reçete almış olmanız gerekmektedir. Bazı ilaçlar süpermarketlerde satılabilir. Eğer kronik bir hastalık için özel bir ilaca ihtiyacınız varsa hükümet bu ilacın maliyetinin büyük kısmını karşılayacaktır. Doktorunuz bunun için bir ‘mavi reçete’ yazacaktır ve böylelikle ilacın gerçek bedelinin ufak bir kısmını ödeyeceksiniz. Hastalığa bağlı gider ve ilaçlara ait makbuzları saklayın.

Akli Sağlık
Belirsiz bir geleceğe sahip bir mülteci olmak zor olabilir. Bekleme süresi uzun olabilir. Birçok kişi ümitleri yıkılmış haldedir. Birçok kişi kaybolmuş hissi ve yalnızlık duyar. Mutsuz olmak, iyi uyuyamamak ve sinirli, yorgun olmak veya kendini güvende hissetmemek doğaldır. Bazı kişiler baş ağrısı, acı veya mide bulantısı çeker. Bu konuda kabul merkezi çalışanları veya kendi doktorunuzla konuşabilirsiniz.

Akli sağlığınızı daha iyiye götürmek için kendi kendinize yapabileceğiniz şeyler vardır. Günlük egzersiz genelde buna yardımcı olur. Koşma, futbol oynama, ağırlık kaldırma ve oyunlar fiziksel ve akli sağılınız için yararlıdır. Aynı durum okuma, çalışma ve toplumsal etkinliklere katılmak için de geçerlidir. Birşeyler başarmak için konsantre olmanızı sağlayacak herşey sizin İçin iyidir. Bekleme sürecinde durgunluk sizin İçin iyi değildir.

Sığınma kabul merkezlerinde kalan kişilerden birçoğu değişik biçimlerde zulüm, savaş ve şiddete maruz kalmıştır. Bazılarında deneyimleri sonucu psikolojik problemler baş gösterir. Bu problemler bilinmedik bir ülkede ve bilinmedik bir toplumda yaşamak ile daha da gelişebilir. Psikolojik problemleriniz varsa ve yardıma ihtiyaç duyuyorsanız bir sağlık personeli ile temasa geçin.

Çocukların akli sağlığı
Çocuklar kendilerini anlayacak ve destekleyecek kişilere ihtiyaç duyar. Özellikle savaş görmüş veya tacize uğramış çocuklar zarar görmeye daha açıktır. Aynı durum sevdiklerini kaybetmiş ya da çok yakınlarında ölüm olayları görmüş çocuklar için de geçerlidir. Bu çocuklar genelde yalnız kalmaktan ve karanlıktan korkar veya kendilerine kötü birşeyler olacağını düşündüklerinden tedirgin olurlar. Eğer çocuklarınız acı dolu deneyimler yaşadıysa bunları kabul merkezi personeline ya da bir doktora anlatmanız büyük önem taşır.

Beslenme
Norveç’te alışkın olduklarınızdan farklı yiyecekler yemek zorunda kalacaksınız. Kış aylarında güneş ışığı eksikliğini telafi etmek İçin D vitamini almalısınız. Sağlığınızı muhafaza etmek için sağlıklı ve dengeli beslenmelisiniz. Meyve, sebze, balık, et ve süt ürünleri tüketmek sizin için faydalıdır. Eğer hangi besinlerin sizin için iyi olduğundan emin değilseniz kabul merkezinden tavsiye alın. Özellikle çocuklar İçin doğru besinleri tüketmeleri önemlidir. Bu yüzden çocuğunuzun beslenmesine dikkat edin.

Temizlik ve Hijyen
Yaşadığınız yeri temiz tutmanız önemlidir. Bu, enfeksiyon riskini azaltır. Bakteriler mutfak ya da banyo gibi nemli yerlerde üreyebilir. Lavabolar, tuvaletler, duşlar, drenler ve suyun olduğu diğer tüm yerler bu yüzden temiz tutulmalıdır.

Kişisel hijyen
İyi bir kişisel hijyen hastalıkları önlemek için önemlidir. Tuvalete girdiğinizde, yemek hazırlamadan önce ve sonrasında her iki elinizi de sabunla yıkamalısınız.

Sağlık konusunda bilgilerin 2. sayfasi icin Tiklayin

Norveç'e sığınma ve yerleşme konusu ana sayfasına gitmek icin tıklayın

Hameenlinna resimleri - Finlandiya'nın Hameenlinna şehrinden görüntüler - Hameenlinna fotoğrafları - Finlandiya resimleri - Hämeenlinna photos,

Hameenlinna'dan manzaralar, (Finlandiya)



























Hämeenlinna, Helsinki'nin 100 km kuzeyinde 1639 tarihinde kurulmus 48.000 nüfuslu bir şehir.











Fotograflar © Minna Mannio




















































Danimarka Aile ziyareti vizesi - Danimarka'ya Aile / Arkadaş ziyareti vizesi için gereken belgeler - Ziyaret amaçlı Danimarka Shengen vizesi belgeler

Danimarka/Schengen de kalabilmek için en fazla 90 günlük vize verilmektedir.


Vize müracaatlarında (aile ziyareti) gereken evraklar :

Eksiksiz doldurulmuş vize başvuru formu ile ek form. Başvuru formları ücretsiz olarak Büyükelçilikten/Başkonsolosluktan veya Danimarka Göçmen Bürosunun web-sayfasından temin edilebilinir.

Bir adet yeni çekilmiş renkli vesikalık fotoğraf. Fotoğrafta kişinin yüzü, yani çenesi, yüzü alını, burunu, gözü, kaşı ve ağızı net olarak görünmelidir. Ayrıca, fotograf beyaz fon üstünde ve 3.5x4.5 cm. ebatında olmalıdır

Geçerli pasaport ve fotokopisi(pasaportun 2. ve 3. sayfaları ve daha önce alınmış schengen vizlerin bulunduğu sayfaların fotokopisi)

Eski pasaportlar(pasaportun 2. ve 3. sayfaları ve daha önce alınmış schengen vizelerin bulunduğu sayfaların fotokopisi)

Danimarka'daki referansınızdan, Danimarka’ca veya İngiliz’ce yazılmış davetiye. Davetiyenin içeriğinde; davet edilen ile edenin acık isimleri, adresleri, birbiri ile olan akrabalık derecesi, ziyaretin amacı, davet eden kişinin kimlik numarası (cpr.nr:), nişanlı/sevgili durumunda ne kadar zamandır tanışık olduklarının belirtilmesi gerekmektedir;

Nüfus Kayıt Örneği (Nüfus müdürlüğünden aslı ve yeni tarihli)

Evlilik cüzdanı (aslı ve fotokopisi)

Başvuru sahibi çalışıyorsa, iş verenden izin belgesi (içeriğinde başvuru sahibinin görevi, çalıştığı süre ve Danimarka/Schengen ülkesi ziyareti sonunda tekrar ise başlayacağı hakkında bilgi olması şarttır). Son dört ayın maaş bordrosu, SSK giriş bildirgesi,son dört ayın SSK prim bildirim belgeleri ve ayrıca çalışmış olduğu iş yerinden Faaliyet Belgesi;

Başvuru sahibinin serbest çalışması durumunda getirmesi gereken evraklar: Kendi şirketinin antetli kağıdına yazılmış bir dilekçe, Ticaret Odası Sicil Kayıt Sureti, Faaliyet Belgesi, Vergi Levhası, İmza sirküleri, Ticaret Sicil gazetesi, Yetki Belgesi(belgelerin asılları ve fotokopisi)

Başvuru sahibi öğrenci ise, eğitimine devam etmekte olduğu eğitim kurumundan öğrenci belgesi (aslı ve eğitim gördüğü branş ve süresi)

Büyükelçilik yukarıda belirtilen belgeler dışında yeni belgeler isteme hakkına her zaman sahiptir

Başvuru ücreti 110 YTL dir

Danimarka Büyükelçiliği adres ve telefonlari icin Tiklayiniz
Danimarka için vize basvuruları hakkında genel kuralları okumak için Tıklayınız

Danimarka Ticari Vize - Danimarka'ya Ticari vize müracaatında gereken evraklar - Ticari amaçlı Danimarka Shengen seyahat vizesi hakkında bilgiler,

Danimarka/Schengen de kalabilmek için en fazla 90 günlük vize verilmektedir.


Ticari vize müracaatında gereken evraklar:

Eksiksiz doldurulmuş vize başvuru formu ile ek form. Başvuru formları ücretsiz olarak Büyükelçilikten/Başkonsolosluktan veya Danimarka Göçmen Bürosunun web-sayfasından temin edilebilir.

Bir adet yeni çekilmiş renkli vesikalık fotoğraf. Fotoğrafta kişinin yüzü, yani çenesi, yüzü alını, burunu, gözü, kaşı ve ağızı net olarak görünmelidir. Ayrıca, fotograf beyaz fon üstünde ve 3.5x4.5 cm. ebatında olmalıdır

Geçerli pasaport ve fotkopisi(pasaportun 2. ve 3.sayfaları ve daha önce alınmış schengen vizelerin bulunduğu sayfalrın fotokopisi)

Eski pasaportlar(pasaportun 2.ve 3.sayfaları ve daha önce alınmış schengen vizelerin bulunduğu sayfların fotokopisi)

Danimarka’daki firmadan İngilizce/Danimarkaca yazılmış davetiye. Davetiyenin içeriğinde Danimarka’daki firmanın adresi, telefon numarası ve benzeri bilgilere yer verilmesi gerekmektedir. Ayrıca başvuru sahibinin Danimarka’da kaç gün kalacağı ve ne sıklıkla gitmesi gerektiği, ziyaretin sebebi, Danimarka’daki firmanın Türk firmasından hangi ürünü satmak/almak istediği ve iki firmanın birbiri ile nasıl bağlantı kurduğunun belirtmesi gerekmektedir.

Nüfus Kayıt Örneği (Nüfus müdürlüğünden aslı ve yeni tarihli)

Evlilik Cüzdanı (aslı ve fotokopisi)

Başvuru sahibinin serbest çalışması durumda getirmesi gereken evraklar: Kendi şirketin antetli kağıdına yazılmış bir dilekce, Ticaret Odası Sicil Kayıt Sureti, Faaliyet Belgesi, Vergi Levhası, İmza Sirküleri, Ticaret Sicil gazetesi, Yetki Belgesi (belgelrin asılları ve fotokopileri)

Başvuru sahibi çalışıyorsa:İş verenden izin belgesi(içeriğinde başvuru sahibinin görevi,çalıştığı süre ve Danimarka/Schengen ülkesi ziyareti sonunda tekrar işe başlayacağı hakkında bilgi olması şarttır).Son dört ayın maaş bordrosu,SSK giriş bildirgesi,son dört ayın SSK prim bildirim belgeleri ve ayrıca çalışmış olduğu iş yerinden faaliyet belgesi.

Başvuru sahibinin tahsil durumunu ve dil eğitimini bildiren belgeler

Türk firmanın son aylarını gösteren banka hesap cüzdanı.

Başvuru sahibinin Danimarka’da bulunduğu süre içinde masraflarını karşılayacak durumda olduğunu belgelemesi gerekmektedir

Büyükelçilik yukarıda istenen belgeler dışında yeni belgeler isteme hakkına her zaman sahiptir

Başvuru ücreti 110 YTL dir

Danimarka Büyükelçiliği adres ve telefonlari icin Tiklayiniz

Danimarka için vize basvuruları hakkında genel kuralları okumak için Tıklayınız

.

Danimarka Aile Birleşimi için oturum izni - Evlilik ile Danimarka'da oturma izni - Danimarka'ya Aile Birleşimi ile gitmek için gerekenler,

AILE BIRLEŞIMI IÇIN OTURUM

Müracaat eden kişinin oturumu alabilmesi için gerekli olan şartları yerine getirdiğindeve gerekli olan bilgileri eksiksiz olarak bildirdiğinde, Göçmenler Bürosu müracaatınızı daha çabuk değerlendirecektir.

ve çocuklar için oturum konusunda detaylı koşulları öğrenebilmeniz için, Size Göçmenler Bürosu’nun web-sayfasını okumanızı tavsiye ederiz.

Aile Birleşimi konusundaki ayrıntılı bilgileri Göçmenler Bürosu’nun web-sayfasından öğrenebilirsiniz.

Eş için Aile Birleşiminde FA1 formunun, çocuk için Aile Birleşiminde FA2 formunun doldurulması gerekmektedir.

Aile Birleşimi için başvuru ücreti 190 YTL olup, Elçilik tarafından tahsis edilmektedir.

Danimarka Büyükelçiliği adres ve telefonlari icin Tiklayiniz

Danimarka için vize basvuruları hakkında genel kuralları okumak için Tıklayınız

Danimarka'da Eğitim için oturma izni - Eğitim nedeni ile talep edilen oturum için gerekli evraklar, - Danimarka Eğitim vizesi ve oturum izni,

Danimarka'da Eğitim nedeni ile talep edilen oturum için gerekli evraklar:

Eksiksiz doldurulmuş iki adet başvuru formu. Başvuru formları ücretsiz olarak Büyükelçilikten/Başkonolosluktan veya Danimarka göçmenler bürosunun web sayfasınan temin edebilirsiniz.

İki adet yeni çekilmiş renkli vesikalık fotoğraf. Fotoğrafta kişinin yüzü, yani çenesi, yüzü alını, burunu, gözü, kaşı ve ağızı net olarak görünmelidir. Ayrıca, fotograf beyaz fon üstünde ve 3.5x4.5 cm. ebatında olmalıdır

Geçerli pasaport ve 2´ şer adet fotokopisi(pasaportun 2.ve 3.sayfaları ve daha önce alınmış vize sayfaları)

Nüfus Kayıt Örneği (Nüfus müdürlüğünden aslı ve yeni tarihli

Başvuru sahibinin Danimarka’daki eğitim kurumundan temin ettiği kabul yazısı(aslı ve fotokopisi)

Öğrenci belgesi(aslı ve fotokopisi)

Başvuru sahibinin Danimarka’da kendi masraflarını karşılayabilecek durumunda olduğunu belgelemesi gerekmektedir (Detaylı bilgi için size Danimarka göçmenler bürosunun web- sayfasını okumanızı tavsiye ederiz),banka hesap cüzdanı veya burs alındığına dair belge

Büyükelçilik her zaman yukarıda istenilen belgeler dışında yeni belgeler isteme hakkına sahiptir

Türkçe olan evrakların yeminli tercüman tarafından Danimarkaca/İngilizce tercüme edilmesi ve ikişer adet fotokopisi

Başvuru ücreti 190 YTL

Danimarka Büyükelçiliği adres ve telefonlari icin Tiklayiniz

Danimarka için vize basvuruları hakkında genel kuralları okumak için Tıklayınız

Danimarka'da çalışma sebebiyle Oturma izni - Danimarka'da Ücretli çalışılması durumunda oturum / çalışma izni için gerekli evraklar,

.
Ücretli çalışılması durumunda oturum/çalışma izni için gerekli evraklar:


Eksiksiz doldurulmuş iki adet Müracaat form
İki adet yeni çekilmiş renkli vesikalık fotoğraf. Fotoğrafta kişinin yüzü, yani çenesi, yüzü alını, burunu, gözü, kaşı ve ağızı net olarak görünmelidir. Ayrıca, fotograf beyaz fon üstünde ve 3.5x4.5 cm. ebatında olmalıdır

Geçerli pasaport ve 2´şer adet fotokopisi(pasaportun 2.ve3. sayfalrı ve daha önce alınmış olan vize sayfaların fotokopisi)

Nüfus Kayıt Örneği (Nüfus müdürlüğünden aslı ve yeni tarihli) İş sözleşmesi. Sözleşmenin içeriğinde çalışma şartları yani maaş, çalışma saati ve başvuru sahibinin görevinin belirtilmesi gerekmektedir

Büyükelçilik her zaman yukarıda istenilen belgeler dışında yeni belgeler isteme hakkına sahiptir

Türkçe olan evrakların yeminli tercüman tarafından yapılmış olan Danimarkaca veya İngilizce tercümesi ve bunların ikişer adet fotopisi

Başvuru ücreti 190 YTL dir


Danimarka Büyükelçiliği adres ve telefonlari icin Tiklayiniz

Danimarka için vize basvuruları hakkında genel kuralları okumak için Tıklayınız

Danimarka'da 'başörtüsü güzeli' yarışması - Danimarka Televizyonundan "Miss Turban"

Danimarka'da bir televizyon kanalı, "2008 Başörtüsü Güzeli" yarışması düzenledi.


DR1 kanalının internet üzerinden düzenlediği yarışmada, 46 katılımcı arasından birinciliği, Irak doğumlu 18 yaşındaki Hüda Falah aldı.Jüri üyelerinden biri, Falah'ın, açık mavi başörtüsünün "enfes ve şaşırtıcı rengi"nden dolayı seçildiğini söyledi.

Birinciye iPod, Danimarka tasarım butiğinden bir başörtüsü ve İngilizce yayımlanan Müslüman Kız dergisine bir yıllık abonelik hediye edildiği kaydedildi.Yarışmayı düzenleyenler, bunun bir güzellik değil, moda yarışması olduğunu vurgularken, bunun gençleri de ülkedeki İslami geleneklerle ilgili tartışmalara çekmek için alternatif bir yöntem olduğunu belirtti.

Ailesiyle birlikte 1997'de Danimarka'ya taşınan Falah da yarışmaya katılmaktaki amacının, genç Müslümanlarla, "basında yaratılan imajları yüzünden Müslümanlarla pek de konuşmayan" Danimarkalılar arasındaki engelleri kaldırmak olduğunu söyledi.

Danimarka'da Hz. Muhammed'le ilgili olarak 2006'da yayımlanan karikatürler İslam dünyasında protestolara yol açmıştı. Pakistan'daki Danimarka Büyükelçiliğine ay başına düzenlenen saldırıda 6 kişi ölmüştü.

Alıntı : Hürriyet

Danimarka'dan İçişleri Bakanlığı’nın kıdemli müfettişlerine "insan hakları eğitimi"

Erdal İPEKEŞEN / Hürriyet

Başka ülke mi kalmadı?

Çok değil, bundan birkaç yıl öncesine kadar, Danimarka ile insan hakları konusunda büyük bir tartışma yaşamıştık. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Roj Tv krizi nedeniyle resmi programını yarıda kestiği bu ülke, kısa bir süre sonrada Hz. Muhammed’e yönelik hakaret karikatürleri ile gündeme gelmişti. Türkiye’de büyük tepkilere neden olan bu yaklaşımlar, Danimarka’ya göre fikir ve ifade özgürlüğünün kaçınılmaz sonucu idi. Roj Tv’nin ve Hz. Muhammed’e hakaret edilen karikatürlerin arkasında duran Danimarka, Türkiye’ye "demokrasiyi içinize sindirin" şeklinde ders vermeye bile kalkışmıştı. Bunun üzerine Tempo Dergisi’nde yayınlanan bir karikatür krizi daha da alevlendirmiş, Danimarka Başbakanı Rasmussen’i çılgına çevirmişti. Karikatürde Rasmussen ile Abdullah Öcalan aynı yatakta görünüyordu.
İşte, gerilimin yüksek olduğu bu dönemde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ilginç bir konuşma yapmış ve "Danimarka mı bize insan hakları dersi verecek?" diye eleştiride bulunmuştu. Ve gün geldi, maalesef Danimarka bize insan hakları dersi vermeye başladı. Nasıl mı?
Danimarka, bizim İçişleri Bakanlığı’nın kıdemli müfettişlerine "insan hakları eğitimi" sağlıyor. Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı çerçevesinde hazırlanan insan hakları eğitimi projesinin uygulanmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, Cumhurbaşkanı tarafından da onaylanıp yürürlüğe girdi. Bu yılın sonuna kadar sürecek olan program, insan hakları ihlallerini araştırmakla görevli "kıdemli" İçişleri Bakanlığı müfettişlerinin eğitimden geçirilmesini amaçlıyor. Müfettişleri, Danimarka İnsan Hakları Enstitüsü uzmanları eğitiyor... Projenin 172 bin dolarlık maliyeti, Birleşmiş Milletler tarafından karşılanıyor.

Göteborg Resimleri - Göteborg Fotoğrafları - İsveç Göteborg'dan manzaralar - İsveç fotoğrafları - Göteborg kent merkezi görüntüler - Gothenburg Sweden

İsveç'in Göteborg şehrinden manzaralar;




Fotoğraflar © Valentin A




Fotograflar Valentin A'ya aittir ve yasal olarak korunmaktadir. Kopyalamak isterseniz lutfen izin isteyiniz.

Göteborg Hakkinda Bilinmesi Gerekenler sayfasina gitmek icin Tiklayiniz

Göteborg Hakkında Bilgiler - Göteborg nasıl bir yerdir -Göteborg hakkında bilinmesi gerekenler - Göteborg'un ilginç özellikleri - İsveç şehirleri

Göteborg (İsveç) : Bilinmesi Gerekenler

>>Göteborg İsveç'in ikinci ve İskandinavya'nın dördüncü büyük şehridir. Ayni zamanda 60.000 üniversite öğrencisiyle İskandinavya'nın en çok öğrenci barındıran kentidir.

>> Sehir Merkezi Nüfusu: 500.000

>> 2005 yılı istatistiklerine gore; Göteborg'da 93.965 göçmen vardır. Bu göçmenlerin %50'si İran'dan, %45'i Finlandiya'dan gelmiştir.

>> Göteborg hava kirliliği açısından İsveç'in birinci şehridir.

>> Göteborg İsveç Kralı'nın emriyle 1621 yılında kurulmuştur.

>> İsveç Kralı'nın şehir planlamacıları Göteborg'un planlarını çizerken Jakarta'yı örnek almışlardır.

>> Göteborg şehri halk tarafından seçilen bir vali ile yönetilir.

>> Her yıl düzenlenen Göteborg Film Festivali, İskandinavya'nın en büyük film festivalidir.

>> Göteborg Botanik Bahçesi Avrupa'nın en önemli botanik bahçelerinden birisi sayılmaktadır.

>> Göteborg şehrinin futbol takımları:
GAIS
IFK Göteborg
BK Häcken
Qviding FIF
Örgryte IS

Kaynaklar: Wikipedia'dan yararlanildi

Göteborg Fotoğrafları ve Göteborg'dan manzaralar icin Tiklayiniz

İskandinav Ülkeleri zenginlikle ilk 10'da! - Dünyanın En Zengin Ülkeleri Yine İskandinavya'dan,

En zengin ülkeler Avrupa kıtasında.

Kişi başı gelire göre, zengin ülkelerin çoğu Avrupa kıtasında bulunuyor. Uluslararası Para Fonunun (IMF) 2008 yılı tahminine göre, kişi başına yurt içi geliri 10 bin doları aşan 57 ülkeden 31'i Avrupa kıtasında yer alıyor. Bu ülkelerden 13'ü Asya'da, 9'u Amerika'da, 2'si Okyanusya'da ve 2'si de Afrika kıtasında bulunuyor.
Kişi başına gayri safi yurtiçi hasıla (GSYH) açısından en zengin ülkeler sıralamasında kişi başına 117 bin 231 dolar gelirle başı Lüksemburg çekiyor. Bunu sırasıyla kişi başına 97 bin 808 dolar gelirle Norveç, 95 bin 167 dolarla Katar izliyor. İrlanda kişi başına 66 bin 815 dolar gelirle dördüncü, İsviçre 64 bin 636 dolarla beşinci, Danimarka 63 bin 898 dolarla altıncı sırada bulunurken, bunu 62 bin 153 dolarla İzlanda takip ediyor. Sıralamada, kişi başına zenginlikte İsveç 54 bin 500 dolarla 8. sırada yer alırken, Finlandiya 51 bin 807 dolarla 9. , Hollanda'da 51 bin 657 dolarla 10. sırada bulunuyor. Böylelikle kişi başına geliri 10 bin doları aşan ülkeler sıralamasında ilk 10 ülkeden 9'unu Avrupa ülkeleri oluşturuyor. Dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD ise kişi başına zenginlikte 46 bin 541 dolarla ancak 16. sırada yer alıyor. Diğer G-8 (gelişmiş 8) ülkelerinden Kanada 15., İngiltere 17., Fransa 18. Almanya 19., İtalya 22., Japonya 23. olabildi. Bu ülkelerden Rusya ise 51. sıraya yerleşebildi.

Türkiye 55. sırada
IMF'nin 2008 yılı tahminlerine göre, Türkiye de kişi başına yurtiçi gelirde, 10 bin doları aşan ülkeler listesine girdi. Kişi başına 10 bin 738 dolar gelirle listenin 55. sırada yer alan Türkiye, Avrupa ülkeleri arasında ise 31. sırada bulunuyor. Türkiye'nin komşusu Yunanistan ise 32 bin 421 dolar kişi başına gelirle dünyada 27., Avrupa'da ise 17. sırada yer aldı.
Kaynak: Referans Gazetesi

Finlandiya Büyükelçisi Maria Serenius'un veda mektubu

Değerli Dostlar,
18 Nisan 2004'ten bu yana sürdürdüğüm Finlandiya'nın Ankara Büyükelçiliği görevimi 1 Temmuz'dan itibaren sonlandırmış bulunuyorum. Bundan sonraki görev yerim Letonya'nın başkenti Riga . 4 Temmuz'da Türkiye'den ayrılıyorum.




4 yıllık görev sürem boyunca Türkiye gibi dinamik bir ülkede bulunmaktan çok büyük keyif aldım. Türkiye, Avrupa Birliği üyeliği çerçevesinde çok büyük bir değişim gerçekleştiriyor ve bu değişimin yansımalarını her alanda görmek mümkün


Görev sürem zarfında çok sayıda Fin heyeti Türkiye'yi ziyaret etti, Fin sanatçılar konserler verdi, sergiler açtı. Tasarım, Mimari, ekonomi ve pekçok alanda karşılıklı ziyaretlerle Türkiye-Finlandiya ilişkileri gelişti. Her geçen gün daha fazla sayıda Fin turist Türkiye'yi ziyaret ediyor, Finlandiya'ya gitmek isteyen değişim öğrencilerinin sayıları da her geçen gün artıyor.

Türkiye'de görev yaptığım süre boyunca ben ve eşim Tapio Serenius değişik bölgeleri de gezme imkanı bulduk. Son derece güzel dostluklar kurduk..

Türkiye'den ayrılırken başta Büyükelçiliğimiz çalışanları olmak üzere, meslektaşlarıma, Türk hükümeti yetkilillerine, Türk Dışişleri çalışanlarına, Hükümet dışı kuruluşlara, üniversite temsilcilerine ve gezilerimde tanıştığım dostluklar kurduğum siz Türk halkına teşekkür ederim.

Saygılarımla,

Maria Serenius
Büyükelçi

İzlanda Konsolosluğu - İzlanda fahri Konsoloslukları - İzlanda Ankara Konsolosluk Bigileri - İzlanda İstanbul Konsolosluğu, Iceland Consulate,

İZLANDA ANKARA FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU

Bay Faruk OKANDAN
Fahri Başkonsolos

Adres: ATB İş Merkezi E-Blok No.105 06370 Yenimahalle/ Ankara
Telefon: (0312) 387 42 00
Faks: (0312) 387 41 38
email: iceconsulank@hotmail.com
Görev Bölgesi: Ankara, Çankırı, Kırıkkale, EskiŞehir, Aksaray, Konya, Karaman, Niğde, Nevşehir, Kırşehir, Sivas, Kayseri, Yozgat, Trabzon, Ordu, Giresun, Rize, Artvin, Bayburt, Gümüşhane, Amasya, Çorum, Samsun, Kastamonu, Bartın, Bolu, Tokat, Zonguldak, Karabük, Sinop, Gaziantep, Adıyaman, Şanlıurfa, Mardin, Diyarbakır, Batman, Siirt, Kilis, Malatya, Elazığ, Erzurum, Erzincan, Kars, Bingöl, Tunceli, Muş, Bitlis, Şırnak, Hakkari, Ağrı, Ardahan, Van, Antalya, Burdur, Isparta, Adana, Kahramanmaraş, İçel, Iğdır, Osmaniye, Hatay


İZLANDA İSTANBUL FAHRİ BAŞKONSOLOSLUĞU

Bay Kazım Münir HAMAMCIOĞLU
Fahri Başkonsolos

Adres: Okul Yolu No: 13, 81474 Orhanlı İSTANBUL
Telefon: (0216) 394 32 10
Faks: (0216) 394 32 08 -09
email: iceconsulist@hotmail.com
Görev Bölgesi: İstanbul, Kırklareli, Edirne, Tekirdağ, Çanakkale, Balıkesir, Bursa, Sakarya, Bilecik, Kocaeli, Yalova


İZLANDA İZMİR FAHRİ KONSOLOSLUĞU

Bay Esat KARDIÇALI
Fahri Konsolos

Adres: Cumhuriyet Bulvarı, No:115, K. 1, 35210 Alsancak İZMİR
Telefon: (0232) 446 57 00
Faks: (0232) 483 78 54
email: iceconsulizmir@hotmail.com
Görev Bölgesi: İzmir, Manisa, Aydın, Muğla, Denizli, Uşak, Afyon, Kütahya

Finlandiya'da çalışma sebebiyle Oturma izni başvurusu - Finlandiya'da çalışarak oturma izni alman için gerekenler - Finlandiya çalışma başvuruları,

Finlandiya'da çalışma sebebiyle Oturma izni almak icin:
>>Pasaport veya Schengen Anlaşması'nın bütün taraflarınca onaylanmış seyahat belgesi. 2 adet pasaport fotokopisi ile birlikte Lütfen not ediniz: Pasaport fotokopilerinde şahsi bilgilerin, vize ve damgaların olduğu bütün sayfalar yer almalıdır.
>>Bir adet yeni çekilmiş fotoğraf ( 47mmx36 mm / yüz uzunluğu 32mm- 36 mm)
>>Nüfüs idaresi'den nüfüs kayıt örneği - aile toplum kağıdı
>>Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan (SSK) hizmet dökümü
>>Sosyal Sigortalar Kurumu'ndan (SSK) prim ödeme gün sayı dökümü; dilekçe ile temin edilir ve aşağıdakı bilgiler içermektedir:

- işyeri ünvanı
- özellikle dilekçe'de belirtilmelidir
- işyeri no:
- sigortalının adı
- sigortalının sicil no:
- işe giriş tarihi
- işten ayrılış tarihi
- prim ödeme gün sayısı
- toplam prim ödeme gün sayısı


>>Eski ve şu andaki işverenlerden çalışma belgeleri- özellikle görevi belirtilmelidir
>>Resmi Bonservis (TC damgalı), restoranda çalışanlar icin
>>En son veya şu andaki işverenden işe giriş bildirgesi
>>Eski veya şu andaki işverenlerden son 2 senenin primlerin bordrosu
>>En son veya şu andaki işverene ait yasal kuruluş sertifikası, faaliyet belgesi, oda sicil kayıt sureti
>>Askerliğiniyapmış olduğuna dair belge
>>Sabıka kaydi
>>sağlik raporu; restoranda çalışanlar icin

Başvuru değerlendirme süreci birkaç ay alabilir.

Başvuru ücretleri:
200 € 18 yaş üstü
55 € 18 yaş altı
55 € Öğrenim için oturma izni
20 € oturum izni transferi (yeni pasaport)

Başvuru ücretiönceden banka hesabına (Euro) yatırılacaktır.Ücretin yatırıldığını gösteren banka dekontu başvuruya eklenmelidir. Banka bilgileri şöyledir:

Finlandiya Büyükelçiliği, Garanti Bankası, Tunalı Hilmi Şubesi, Ankara, hesap no: 107-9091615.

Garanti Bankası şubeleri bu işlem için ücret talep etmemektedir. Ödemenin başka bir bankadan yapılması halinde, banka masraflarından başvuru sahibi sorumludur. Yatırılan ücretin geri ödenmesi söz konusu değildir. Olumsuz cevaplarda iade edilemez.

Finlandiya'nın Ankara Büyükelçiliği adres ve iletisim bilgileri icin Tiklayiniz

Finlandiya'da evliler için Oturma izni başvurusu - Evlenip Finlandiya'ya gitmek isteyenler için gerekenler - Finlandiya'da çocuklar için Oturma izni,

Evlilik sebebiyle Finlandiya'da Oturma izni almak icin:

>>Pasaport veya Schengen Anlaşması'nın bütün taraflarınca onaylanmış seyahat belgesi. 2 adet pasaport fotokopisi ile birlikte Lütfen not ediniz: Pasaport fotokopilerinde şahsi bilgilerin, vize ve damgaların olduğu bütün sayfalar yer almalıdır.
>>Bir adet yeni çekilmiş fotoğraf ( 47mmx36 mm / yüz uzunluğu 32mm- 36 mm)
>>Evlilik cüzdanı
>>Nüfüs idaresi'den nüfüs kayıt örneği - aile toplum kağıdı
Dikkat: Evlilik hem Finlandiya'da, hem de Türkiye'de kaydedilmiş olmalıdır


Resmen evli olmayıp aynı adreste ikamet edenler:

>>Pasaport veya Schengen Anlaşması'nın bütün taraflarınca onaylanmış seyahat belgesi. 2 adet pasaport fotokopisi ile birlikte Lütfen not ediniz: Pasaport fotokopilerinde şahsi bilgilerin, vize ve damgaların olduğu bütün sayfalar yer almalıdır.
>>Bir adet yeni çekilmiş fotoğraf ( 47mmx36 mm / yüz uzunluğu 32mm- 36 mm)
>>Finlandiya'lı eşiyle en az iki sene beraber oturduğunu ispatlayacak belge
>>Nüfüs idaresi'den nüfüs kayıt örneği - aile toplum kağıdı


18 yaşından küçük çocuklar:

>>Pasaport veya Schengen Anlaşması'nın bütün taraflarınca onaylanmış seyahat belgesi. 2 adet pasaport fotokopisi ile birlikte Lütfen not ediniz: Pasaport fotokopilerinde şahsi bilgilerin, vize ve damgaların olduğu bütün sayfalar yer almalıdır.
>>Bir adet yeni çekilmiş fotoğraf ( 47mmx36 mm / yüz uzunluğu 32mm- 36 mm)
>>Nüfüs idaresi'den nüfüs kayıt örneği - aile toplum kağıdı
>>Başvuran kişinin yasal vasisini gösteren belge

Eğer çocuğun anne veya babasından birisi Finlandiya'da yaşamıyorsa, yazılı muvafakatname
Aile bağlarına dayanan başvurularda, hem başvuran kişiden, hem de Finlandiya'lı aile üyesinden detaylı bilgi istenecektir. Aile bağları nedeniyle yapılan başvuruların değerlendirme işlemleri birkaç ay almaktadır.


Finlandiya Büyükelçiliği adres ve telefonlari icin Tiklayiniz

Finlandiya Oturma izni başvurusu - Finlandiya'da Oturma izni almak için başvurular - Finlandiya'dan Oturma izni nasıl alınır,

Oturma izinleri, Finlandiya'da üç aydan daha fazla kalmak isteyen yabancılara verilir. Üç aydan daha az bir süre kalınacak, fakat çalışılacaksa, yine oturma izni alınması gerekmektedir. Oturma izni bulunan kişi, bu süre zarfında Finlandiya içinde yaşayabilir ve serbestçe dolaşabilir; çıkış ve tekrar giriş yapabili.

Oturma izinleri başlıca şu sebeplerden ötürü verilir: Finlandiya vatandaşları veya Finlandiya'da sürekli olarak oturan yabancı uyruklularla aile bağları bulunması; Finlandiya kökenli olmaları ve Finlandiya'da öğrenim görmeleri veya çalışmaları.

Oturma izni basvurusu
Oturma izni başvuruları Finlandiya'ya gitmeden önce Ankara'daki Finlandiya Büyükelçiliği'ne yapılmalıdır. Başvurusunun değerlendirilebilmesi için, başvuran kişinin Başvuru Formu'nu doldurup imzalaması gerekmektedir. Başvuru formu buradan basılabilir (Acrobat reader'a gereksinim vardır) veya Büyükelçilik'ten temin edilebilir. Başvurular şahsen yapılmalıdır. Aile bağları dolayısıyla oturma iznine başvuruyorsanız Finlandiya'da ailenizden bir kişi sizin yerinize başvuruda bulunabilir.
Residence Permit Application (PDF, 200 kB)

Başvuru işlemleri için gereken belgelerin asılları ve onların İngilizce çevirileri ile birlikte 2 adet fotokopileri gerekmektedir.

Evrakların tamamlanıp başvurulmasını önemle rica ederiz. Eksik evrak, getirenlerin başvurularını olumsuz ekileyebilir.

Finlandiya Eğitim Vizesi - Finlandiya'da öğrenim görmek için başvurular - Finlandiya'da Okul Vizesi için gereken Belgeler,

Pasaport veya Schengen Anlaşması'nın bütün taraflarınca onaylanmış seyahat belgesi. 2 adet pasaport fotokopisi ile birlikte Lütfen not ediniz: Pasaport fotokopilerinde şahsi bilgilerin, vize ve damgaların olduğu bütün sayfalar yer almalıdır.

Bir adet yeni çekilmiş fotoğraf ( 47mmx36 mm / yüz uzunluğu 32mm- 36 mm)

Nüfüs idaresi'den nüfüs kayıt örneği - aile toplum kağıdı

Finlandiya'daki okulun kabul belgesi

Öğrenim durumunu gösteren sertifika/diplomalar

Başvuran kişi 18 yaşın altındaysa, ebeveyn/yasal vasisinin muvafakatnamesi

Öğrenim süresince/öğrenimin ilk yılı için gerekli olan geçim şeklinin belgeleri (her ay için 500€)

Öğrenim dilini bildiğine dair sertifika

Tavsiye mektupları (eğer varsa)

Daha önceki ve gelecekte yapacağı çalışmaların detaylı bir şekilde açıklaması (bu form büyükelçilikte doldurulmaktadır)

Öğrenim için yapılan başvurular 45 günde sonuçlanmaktadır.

Bazı vakalarda daha fazla belgeye ihtiyaç duyulmaktadır.


Finlandiya Eğitim Sistemi, Finlandiya'da Universite ve Finlandiya'da Okumak ile ilgili detayli bilgi icin Tiklayiniz

Finlandiya Büyükelçiliği iletisim adresleri icin Tiklayiniz

Finlandiya Vizesi Bilgileri - Finlandiya Shengen Vize Gerekli Belgeler - Finlandiya Vizesine nasıl başvurulur - Finlandiya'ya vize almak için gerekenl

Finlandiya, 25 Mart 2001 tarihinden itibaren Schengen Anlaşması uyarınca vize ve sınır kontrol işlemlerini yürürlüğe koymuştur. Schengen Sahası, Avusturya, Belçika, Danimarka, Yunanistan, Finlandiya, Fransa, Almanya, İzlanda, İtalya, Luksemburg, Hollanda, Norveç, Portekiz, İspanya ve İsveç'i kapsamaktadır. Bir Schengen Devleti tarafından verilen vize, vize sahibine bütün Schengen devletlerine seyahat ve kalma imkanı vermektedir.

Schengen Devletleri'ni ziyaret etmek isteyen bütün Türk vatandaşlarının vize almaları gerekmektedir.Bununla beraber, hususi, hizmet veya diplomatik pasaport sahipleri 90 günü aşmamak kaydıyla vize almadan Schengen sahasını ziyaret edebilmektedirler. Eğer çalışmak için gidiliyorsa, çalışma izni almak gerekmektedir.

Vize, Schengen sahasına girişi ve orada kısa bir müddet kalmayı sağlayan (vizenin geçerliliği süresince) bir izin belgesidir. Vize sahibi olan kişi, bir veya birkaç Schengen devletinde, vizenin geçerliliği boyunca, devamlı olarak veya çeşitli sürelerde kalabilir; yalnız bu süre Schengen sahasına girişinden itibaren altı ay içinde 90 günü aşamaz. Aynı şekilde, vize sahibi bir, iki veya daha çok sayıda giriş yapabilir. Vize başvurusunda bulunurken, istenilen kalış süresi ve kaç giriş yapılmak istendiği belirtilmelidir

Schengen vizesi başvurusu esas gidilecek ülkenin büyükelçiliği veya konsolosluğuna yapılmalıdır. Mesela Finlandiya'ya gidilecekse, Finlandiya büyükelçiliği veya konsolosluğuna başvurulmalıdır.Bu seyahat sırasında bir esas ülke yoksa veya birkaç Schengen ülkesine gidilecekse, ilk ülkenin diplomatik misyonuna müracaatta bulunulmalıdır.

Eğer Schengen ülkelerinden biri tarafından verilmiş oturma iznine sahipseniz, Schengen sahası içinde seyahat etmek için ayrıca vize almanıza gerek YOKTUR. Oturma izni sahibine 90 günlük bir kalış hakkı sağlar. Schengen Anlaşması'ndan önce verilen ulusal oturma izinleri, Schengen ülkelerini ziyarette vize gibi kullanılamaz.
Schengen vizesi sahipleri, yine de kontrola tabidirler ve geçerli vizeleri olsa dahi, Schengen ülkelerine girmeleri garantili değildir.

Vize başvurusu
Vize başvurusu için yeterli zaman ayrılmalıdır. Vize başvurularının sonuçlanma süresi genelde 10 iş günüdür ancak bazı durumlarda işlemlerbir aydan fazla bir süre alabilir. Vize başvurusunun değerlendirilebilmesi için, başvuran kişinin Başvuru Formu'nu doldurup imzalaması gerekmektedir. Başvuru formu buradan basılabilir (Acrobat reader'a gereksinim vardır) veya Büyükelçilik'ten temin edilebilir.

Yeni Vize Başvuru formu elektronik olarak doldurulabilir ve basılabilir:
Schengen Visa EC 109 (English pdf)

Eski Vize Başvuru Formu:
Başvuru formu buradan basılabilir (PDF, 52 kB)


Başvuru formunuz ve beraberinde getirmeniz gereken belgeler:
Teslim ettiğiniz başvuru formlarını eksiksiz olarak doldurmaniz gerekmektedir.
Başvurularda aşağıdaki yer alan belgelerin eksiksiz ve orijinal olarak getirilmesi gerekmektedir, aksi takdirde başvurunuz kabul edilmeyecektir. Orijinali olmayan evraklar dikkate alınmayıcaktır.

Bütün başvuru sahiplerinin getirmesi gerekli olan genel evraklar:
--Orijinal ve eksiksiz doldurulmuş ve imzalı başvuru formu

--Bir adet yeni çekilmiş fotograf ( 47mmx36 mm / yüz uzunluğu 32mm- 36 mm

--Başvuru ücretinin 60 Euro'luk banka dekontu. Ücretler önceden banka hesabına (Euro) yatırılacaktır. Ücretin yatırıldığını gösteren banka dekontu başvuruya eklenmelidir.

Banka bilgileri şöyledir:Finlandiya Büyükelçiliği, Garanti Bankası, Tunalı Hilmi Şubesi, Ankara hesap no: 107-9091615.Garanti Bankası Şubeleri bu işlem için ücret talep etmemektedir. Ödemenin başka bir bankadan yapılması halinde, banka masraflarından başvuru sahibi sorumludur. Yatırılan ücretin geri ödenmesi söz konusu değildir.Schengen vizeleri, Avrupa Birliği vatandaşlarının eşlerine ve bakmakla yükümlü oldukları kişilere ücretsiz olarak verilmektedir. Başvuru sahibinin yakınlık derecesini başvuru sırasında belgelemesi gerekmektedir.

Geçerli pasaport ve pasaport fotokopileri. Pasaportun vize bitim tarihinden itibaren en az üç ay geçerli olması gerekmektedir. Fotokopilerinde şahsi bilgiler içeren, vize ve damgaların olduğu bütün sayfalar yer almalıdır.

Orijinal kimlik ve fotokopileri

Orijinali 1 aydan eski olmayan nüfüs kayıt örneği (anne, baba ve tüm kardeşleri evli iseniz eş ve çocukları da gösteren ayrıntılı aile toplum kağıdı)

20 ile 30 yaş arasındaki erkekler için orijinal askerlik durumunu gösteren belge

18 yaşın altındaki kişiler yalnız seyahat ediyorlar ise anne ve babanın her ikisinden de yazılı orijinal noter tasdikli izin belgesi. Eğer anne veya babanın biri çocuk ile seyahat ediyor ise, seyahat etmeyen veliden yazılı orijinal noter tastikli izin belgesi.

Başvuru sahibi okuyor ise okul idaresinden alınmış orijinal öğrenci belgesi

Başvuru sahibi emekli ise emeklilik durumunu gösteren orijinal belgeler ve fotokopileri


Başvuru sahibi çalışıyor ise:
İşverenden orijinal iş seyahati veya yıllık izin belgesi - içeriğinde başvuru sahibinin görevi, çalıştığı süre ve iş seyahatinin veya yıllık izinin sonunda tekrar işe başlayacağı hakkında bilgi olması şarttır.
Orijinal muhasebe tasdikli son 4 aylık maaş bordrosu
Orijinal SSK hizmet dökümü
'aslı gibidir' damgalı muhasebe tasdikli İşe giriş bildirgesi


Başvuru sahibinin kendisine ait bir işyeri var ise:
Şirketinin orijinal başlıklı kağıdına yazılmış seyahat sebebi ile ilgili bilgiler içeren bir dilekçe
Orijinal Bağkur veya SSK belgeleri
Orijinal Ticaret Odası Sicil Kayıt Sureti
Orijinal Faaliyet Belgesi
Orijinal Vergi Levhası ve fotokopiler / veya orijinal noter tasdikli fotokopisi
Orijinal İmza sirküleri ve fotokopiler / veya orijinal noter tasdikli fotokopisi
Orijinal Ticaret Sicil gazetesi ve fotokopiler / veya orijinal noter tasdikli fotokopisi
Orijinal gelir ve geçim durumunu gösteren güncelleştirilmis belgeler ( banka cüzdanı orijinali ve fotokopisi, kredi kartının son kredi limitini gösteren hesap ekstresi ve fotokopisi vb.)

Finlandiya'da oturan akraba ve arkadaş ziyareti için getirilmesi gerekli olan ek evraklar:
Tarafınıza gönderilmiş olan orijinal davet mektubu. 3 aydan eski olmaması gerekmektedir. (Fax veya E-posta ile yollanmış davetler kabul edilmemektedir)

Finlandiya'ya turistik ziyaret için getirmesi gerekli olan ek evraklar:
Otel tarafından teyit edilmiş otel rezervasyonu
Seyahat agentasının başlıklı kağıdına yazılmış Tur programı
Seyahat agentasının orijinal Faaliyet Belgesi

Finlandiya'ya ticari amaçla gidecekler için getirilmesi gerekli olan ek evraklar:
Tarafınıza gönderilmiş olan orijinal davet eden şirketinin başlıklı kağıdına yazılmış seyahat sebebi ile ilgili bilgiler içeren bir davet mektubu. 3 aydan eski olmaması gerekmektedir. (Fax veya E-posta ile yollanmış davetler kabul edilmemektedir)
Çalıştığınız şirketinin orijinal başlıklı kağıdına yazılmış seyahat sebebi ile ilgili bilgiler içeren bir dilekçe
Orijinal Ticaret Odası Sicil Kayıt Sureti
Orijinal Faaliyet Belgesi
Orijinal Vergi Levhası ve fotokopiler / veya orijinal noter tasdikli fotokopisi
Orijinal İmza sirküleri ve fotokopiler / veya orijinal noter tasdikli fotokopisi
Orijinal Ticaret Sicil gazetesi ve fotokopiler / veya orijinal noter tasdikli fotokopisi

Vize, ancak istenen tüm belgelerin teslim edilmesinden sonra işleme konulacaktır. Büyükelçilik yetkilisi gerekli gördüğü hallerde ek döküman talebinde bulunabilir. Türk vatandaşı olmayanlar için başka belgeler de istenmektedir. Başvuru esnasında tüm belgeler ibraz edilmelidir. Fax yolu ile evrak kabul edilmeyecektir. Eksik evraklar başvurunuzu olumsuz etkileyebilir.

Seyahat sigortası
Başvurunuzun kabul edilmesi durumunda vize sürenizi kapsayacak ve 30.000 Euro teminatlı Seyahat Sağlık Sigortasi yaptirmaniz gerekmektedir.
Finlandiya/Schengen Sahası'na giren bütün yabancı uyrukluların geçerli seyahat sigortasina gereksinimi vardır. Seyahat sigortasinin vize müddetini ve Schengen sahasını kapsamasi gerekmektedir. Sigorta teminat miktarinin en az 30.000 € olmasi ve ani hastalik veya kazayi (eve dönüs dahil olmak üzere) kapsamasi; ölüm vukuunda da naasin memlekete naklini içermesi gerekmektedir.Vize alirken sigorta poliçesi talep edilmektedir.

Kaynak: Finlandiya Büyükelçiliği

Finlandiya Ankara Büyükelçilik ve Konsolosluk adres ve telefonlari icin Tiklayiniz

Uçak bileti rezervasyonu

Finlandiya Büyükelçiliği - Finlandiya Konsolosluğu - Finlandiya Ankara Konsolosluk Adresi - Finlandiya'nın Türkiye Büyükelçiliği - Embassy of Finland

FİNLANDİYA CUMHURİYETİ BÜYÜKELÇİLİĞİ

Adres: Kader Sok. No. 44, 06700, G.O.P., Ankara
Telefon: 426 19 30 (PBX)
Faks: 468 00 72
email: sanomat.ank@formin.fi
Çalışma Saatleri: Pazartesi-Perşembe: 08:30-16:30 Cuma: 08:30-15:15


Finlandiya Vize Bilgileri - Başvuru Formu ve gereken belgeler icin Tiklayiniz

Norveç'e Sığınma için başvuru detayları (3) - Norveç'te yaşamak için sığınma hakkı (3) - Başvurunun reddi halinde neler olur,

Eve dönüş
Eğer sığınma başvurunuz reddedi-lirse ülkeden ayrılmanız gerekir. Dönüş yolculuğunuzda yardım için Uluslararası Göçmen Organizasyonu’na (International Organization for Migration - IOM) başvurabilirsiniz. Eğer dönüş yolculuğunu IOM ile yaparsanız IOM yolculuk masraflarınızı karşılayacak ve başka yardımlar da sağlayacaktır. Bu konuda Bölüm 6: Eve Dönüş kısmında daha fazla bilgi bulabilirsiniz.

Çocuklar
Aileleri ile birlikte sığınma için başvuran 18 yaş altı çocukların başvuruları ebeveynlerinin başvuruları dahilinde değerlendirilecektir. Ebeveynler istemedikleri hallerde çocuklarının UDI tarafından mülakata alınmamasını belirtebilirler. UDI’nin ailenin sığınma başvurusunun değerlendirmesinde çocukların durumu önemli rol oynar.
Ebeveynlerine Norveç’te oturma izni verildiğinde 18 yaş altı çocuklarının da kalmalarına izin verilir. Genel olarak aynı durum ebeveynlerin başvurularının reddi durumunda da geçerlidir. Ancak her çocuğun başvurusu aynı zamanda bireysel değerleri göz önüne alınarak değerlendirilir.

Başka bir güvenli ülkeye nakil
Eğer Norveç’e gelmeden önce başka bir güvenli ülkede bulunduysanız veya başka bir güvenli ülkeye giriş vizeniz varsa başvurunuz bu ülke tarafından değerlendirmeye alınır. Bu yüzden o ülkeye gönderilebilirsiniz. Buna Dublin Protokolü adı verilir. Norveç ve İzlanda da dahil tüm AB üyesi ülkeler protokol dahilindedir. Eğer Dublin Protokolü dahilinde bir durumunuz varsa normal olarak durumunuzu belirten bir form dolduracak ve mülakata alınacaksınız, fakat Norveç hükümeti sığınma başvurunuzu değerlendirmeye almayacak. Aynı zamanda karar için beklerken Norveç’te kalmanıza İzin verilmeyecektir.

Sığınma başvurunuzun değerlendirilmesini etkileyen durumlar:

1. Suç
Sığınma hakkı talep ettiğiniz süre zarfında Norveç yasalarını çiğnerseniz UDI başvurunuzla çok hızlı bir şekilde ilgilenir. Başvurunuza hızla ret cevabı alıp yurdunuza geri gönderilebilirsiniz. Eğer başvurunuz reddedilirse hızlı bir şekilde sınır dışı edilirsiniz. Daha ileriki bir tarihte Norveç’e ve bir dizi Avrupa ülkesine giriş yapmakta sorunlarla karşılaşırsınız.

2. Mülakatta belirtilmemiş ek bilgiler
Eğer, mülakattan sonra başvurunuz hakkında önem taşıyabileceğini düşündüğünüz ilave bilgilere sahip olduğunuz yönünde bir düşünceye kapılırsanız bu bilgileri UDI’ye hemen iletin. Bu tür bilgileri mümkün olduğunca hızlı bir şekilde sağlamak sizin hakkınız ve görevinizdir.

Bu konudaki diger sayfalar:
Norveç'e Sığınma için başvuru detayları (1)
Norveç'e Sığınma için başvuru detayları (2)

Norveç'e Sığınma için başvuru detayları (2) - Norveç'te yaşamak için sığınma hakkı (2) - Norveç'e Sığınmak isteyenler;

Korunma

Maruz kaldığınız zulüm derecesi siyasi sığınma İçin yeterli olmasa bile hala Norveç’te ikamet edebilirsiniz. Buna sebep olarak ülkenizde süregelen bir savaş ya da insan dışı muameleye maruz kalma riskinizin bulunması sayılabilir. Eğer sığınma başvurunuz reddedilmişse Norveç Göçmen Bürosu her zaman için hala Norveç’te ikamet edip edemeyeceğinize bakacaktır.

İnsani Koşullar
Sizin ya da çocuklarınızın ülkenizde tedavisi bulunmayan ciddi bir hastalık geçirmeniz gibi bazı özel durumlarda Norveç’te kalmanıza izin verilebilir.

Bu konulardaki diger faydali sayfalar:

Norveçe Sığınma Başvuruları Nereye Yapılır?

Sığınma derken tam olarak neyden bahsediyoruz? Sığınma Süreci nedir?

Norveç’ten Korunma Talepleri ve İnsani Koşullar (Sağlık vs) Durumları icin Norveç’e Yerleşme Başvuruları

Norveçe Sığınma Başvuruları Ne Zaman Sonuçlanıyor?

Norveçe Sığınma Başvurunuz Reddedilirse Ne Olur?


UDI tarafından red

Eğer Norveç Göçmen Bürosu başvurunuzu reddederse size yardım etmesi için bir avukat atanacaktır. UDI red kararı bildirisini avukatınıza gönderecektir. Bu avukat size başvurunuzun reddedildiğini ve bunun nedenini belirtecektir. Eğer aynı dili konuşmuyorsanız avukat sizin için bir çevirmen tutacaktır.
UDI’nin red kararına temyiz hakkınız vardır. Avukatınız, red kararının elinize geçmesinden en çok üç hafta sonrasına kadar UDI’ye temyize gitmelidir.

Avukatınız temyizini açıkça belirtmenize yardımcı olacaktır. Eğer itirazınıza rağmen Norveç Göçmen Bürosu red kararında ısrarcıysa durumunuz nihai karar için Göçmen Temyiz Kurulu’na (UNE) gönderilecektir. UNE, göçmen temyizleri ile ilgilenen ayrı bir kurumdur.
Avukatınız temyiz başvurunuzu hazırlarken itirazınız ele alınana dek sizin Norveç’te kalmanıza izin verilmesini talep edecektir. İtirazınız ele alınırken Norveç’te kalmanıza izin verilip Avrupaulkleri.com verilmeyeceğine Norveç Göçmen Bürosu karar verecektir. Bu yüzden nihai bir karara varılmadan önce Norveç’i terk etmeniz gerekebilir.


UNE tarafından redEğer Göçmen Temyiz Kurulu UNE başvurunuzu reddederse normal şartlar altında iki haftalık bir süre zarfından Norveç’ten ayrılmanız gereklidir. UNE’nin reddi İçin son aşama olarak mahkemede temyize gidilebilir. Ancak bunu yapmanız durumunda size ait dava masraflarını sizin ödemeniz gerekmektedir.
Mahkemeden UNE’nin durumunuzu bir tek daha ele almasını isteyebilirsiniz (Yeniden İnceleme Talebi). UNE yeniden inceleme talebinizi değerlendirirken Norveç’te bulunmanıza izin verilmeyecektir,

Norveç'e Sığınma için başvuru detayları (1) - Norveç'te yaşamak için sığınma hakkı (1) - Norveç Hükümetinden Sığınma istemek - Norveç sığınma şartları

Norveç’te kalmanıza izin verilip verilmeyeceğini Norveç yasaları ve uluslararası anlaşmalar belirler. Bu bölümde sığınma talebinde bulunduğunuzda neler olduğu açıklanmıştır. Norveç’te korunmaya muhtaç herkes bunu elde edecektir. İşte bu yüzden Norveç Göçmen Bürosu UDI her başvurunun üzerinde özenle durur. Sığınma süreci denen budur. Buradaki amaç gerçekten korunmaya muhtaç herkesin burada kalmasını ve korunmaya muhtaç olmayan kişilerin Norveç’ten ayrılmalarını sağlamaktır.

Bu konudaki Faydali Sayfalar:
Norveçe Sığınma Başvuruları Nereye Yapılır?

Sığınma derken tam olarak neyden bahsediyoruz? Sığınma Süreci nedir?

Norveç’ten Korunma Talepleri ve İnsani Koşullar (Sağlık vs) Durumları icin Norveç’e Yerleşme Başvuruları

Norveçe Sığınma Başvuruları Ne Zaman Sonuçlanıyor?

Norveçe Sığınma Başvurunuz Reddedilirse Ne Olur?


Sığınma süreci
Norveç Göçmen Bürosu UDI herkese adil davranılmasını sağlamak için her başvuruyu bireysel olarak değerlendirir. Başvurunuz, kim olduğunuza bakılmaksızın herkesle aynı biçimde ve aynı yasalara sadık kalınarak değerlendirilecektir. Sığınma için Norveç’e başvurduğu-nuzda Avrupaulkleri.com Norveç hükümetinin sizi koruma altına almasını istemiş olursunuz. Norveç hükümetinin buna evet ya da hayır cevabını verebilir. Birçok sığınmacının başvuruları red cevabı alır ve evlerine dönmek zorunda kalırlar. Norveç Göçmen Bürosu UDI, başvuran herkesi mülakata alır ve bu görüşmeden elde edilen sonuçlar ile diğer bilgi-ler ışığında sığınma hakkı kazanıp kazanamayacağınıza karar verir. UDI’nin aynı zamanda kendi ülkenizdeki durumlar hakkında geniş bilgisi bulunmaktadır.


Sığınma
Eğer hayatınız veya özgürlüğünüz tehlike altındaysa ya da politik düşünceleriniz yüzünden işkence veya başka insanlık dışı muameleye maruz kalma riskiniz varsa Norveç’e sığınma hakkınız vardır. Aynı kural dini inancınız yüzünden ya belirli bir uyruğa, toplumsal ya da etnik bir gruba avrupaulkleri.com dahil olmanız nedeni ile zulme uğramanız durumunda da geçerlidir.

Bayanlara özellikle kadınları hedef alan zulümlere maruz kalma durumunda sığınma hakkı tanınabilir. Cinsel tercihler-örneğin homoseksüellik- yüzünden yapılan zulümler de sığınma hakkına zemin hazırlayabilir. Mültecilik Hali İle İlgili Birleşmiş Milletler Anlaşması’nda daha fazla detay bulunmaktadır.

Eğer kendi ülkenizdeki yetkililer sizi zulme karşı koruyabiliyorsa genel olarak Norveç’e sığınma hakkına sahip olamazsınız. Bu durum ülkesinin başka bölgelerinde güvende olabilecek kişiler için de geçerlidir.

İsveç Haberleri: "öğrencinin arkadaşlarına dağıttığı doğumgünü davetiyesi, İsveç'te siyasi gündemine oturdu"

İsveç bunu konuşuyor!

Lund kentindeki bir öğrenci, okulda arkadaşlarına doğum günü davetiyesi dağıttı. Öğrencinin iki arkadaşını davet etmediğini gören öğretmen davetiyelere el koydu. Öğrencinin babası, durumu parlamentoya şikayet etti. Bunun üzerine konu, İsveç’in siyasi gündemine oturdu.

Dünyanın en müreffeh, en çocuk dostu ülkelerinden biri olan İsveç’te günün konusu, bir öğrencinin arkadaşlarına dağıttığı doğumgünü davetiyesi. İki sınıf arkadaşını doğumgününe davet etmediği gerekçesiyle davetiyelerine el konulan çocuğun babası, sorunu parlamento gündemine taşıdı. Siyasi gündeme bile yansıyan olay ülkenin güneyindeki Lund kentinde bir okulda yaşandı. Ders zili çalmadan önce, bir öğrenci, doğumgünü dolayısıyla arkadaşlarına davetiye dağıtmaya başladı. Öğretmen, iki kişiye davetiye verilmediğini görünce davetiyelere el koydu. Çocuğun babası ise parlamento çatısı altında hizmet veren Çocuk Ombudsmanı Lena Nyberg’e şikayette bulundu. Baba, "Çocuklardan biri, oğlumun doğumgününe davet edilmedi. Diğer çocuk ise altı aydır oğluma kötü davranıyormuş. Siz, hasmınızı davet eder misiniz" diye sordu. Hükümet ortağı Liberal Parti’den Lars Hansson, "Bence okul yönetimi, doğru davranmıştır. Rahatsız edici tavırları engellemek onların görevidir. Bazı çocukların, partiye davet edilmemesi kabul edilemez" dedi.
İsveç Çocuk Hakları Derneği’ne göre, geçen yıl 1895 çocuk, kendi bilgisayarlarından pornografi ve seks sohbet hatlarına girdikleri gerekçesiyle anne-babasından şikayetçi oldu.
Hürriyet

"İSVEÇ YAZILARI" (2) - Alev Alatlı: Saltzjoben ruhu' İmaj her şeydir! (2)

Alev Alatlı


İsveç Modeli “Refah” (welfare) Kapitalizminin aslında Solcular değil, Muhafazakârlar için bir model olduğunu ileri sürenler, hükümlerini birden fazla olguya dayandırırlar. Bunlardan biri, ülkenin 1932’den bu yana (1990’lardaki kısacık dönem hariç) Sosyal Demokrat, SPA iktidarının yönettiği Tek-Parti devleti olmasıdır.


1932-1946 yılları arasında iktidarda kalan karizmatik İsveç Başbakanı Per Albin Hansson, İsveç’in “istenmeyen” unsurlarının zorla kısırlaştırılması hareketini başlatan lideridir. Daha da vahimi, ülkeyi kültürel ve genetik nitelikleri mustakar (homojen) olan İsveçliler için “yuva” teşkil edebilecek bir yapılanmaya, “folkhemmet”e, dönüştürmeye yönelik hareket, İsveç işveren federasyonu ile İsveç işçi sendikalarının ortak ve sessiz mutabakatı ile gerçekleşir. Saltzjoben kasabasında formüle edildiği için “Saltzjoben Ruhu” olarak bilinen bu mutabakat sayesinde “ırkçı klişelere uymayan unsurlar”ın İsveç toplumundan ayıklanmalarını içlerine sindirebilmişler, Nazilerin revaç verdiği uygulamaları, İsveç sosyal demokratları benimsemekten kaçınmamışlardır.

İşveren ve işçi temsilcilerinin mutabakatının bir diğer tezahürü, ifadesini “folkhemmet”te bulan pederşahi devlet anlayışının yerleşmesidir. Türkiye’ye parmak ısırtan bu devletçilik anlayışı, zamanla, İsveç’I, geniş kapsamlı sosyal güvenlik programlarının yanı sıra, ekonominin devlet tarafından sıkı bir biçimde yönlendirildiği, vergilerin emsal ülkelerden hayli yüksek olduğu bir ülke haline getirmiş, ‘90lı yılların başlarında ziyadesiyle ağır bir ekonomik krizle karşı karşıya bırakmıştır. Günümüzde İsveç, işsizliğin reel terimlerde %25’i bulduğu bir ülkedir. İşin ilginç yanı, Alpay’ın “dünyanın en demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti olmayı başarmış”(1) olduğunu iddia ettiği İsveç’in Çalışma Bakanının yalan söylemek, gerçek rakamları saptırmakla suçlanıyor olmasıdır.(2) Ülkenin önde gelen aydınlarından Ulrtlch Beck, “zombi kavramlar” dediği, ölü oldukları halde ölmeyi reddeden kavramlar arasında İsveç “devlet”ini, İsveç “ulus devleti”ni, İsveç “refah devleti”ni sayar. Günümüz İsveç’inde gelişen bir diğer fıkra, ülkenin pek yakın bir zamanda “welfare turistleri” yani “sosyal hukuk devleti” İsveç’in işsizlik sigortasından yararlanmak üzere ülkeye akın edecek “on hatta yüz binlerce” turistle ne yapılacağı sorusudur. Kara mizah!

Tüm ulus-devletler gibi İsveç de kendisine özgü bir ulusal kişilik geliştirmiştir. Hernekadar Norveç gibi “isveç de, gurur ve hatta kendini beğenmişlik şeklindeki ölümcül bir günahın pençesinde kıvranmaktaysa da” İsveç milliyetçiliğinin çok daha sakin, kışkırtmalara hayli kapalı olduğu anlatılır. İsveçli Fjordman, kendilerini “ahlâki süpergüç” olarak “göstermekten hoşlandıklarını” söyler, “Bir Fransız gözlemcinin ifade ettiği gibi, İsveç bütün dünyanın kaynanasıdır.” Öte yandan, “gürültücü ya da yayılmacı” bir ülke olmamalarını, içsel sükunetlerine borçu olmadıkları, ataları Vikinglerin ve “Kuzey Arslanı” lâkaplı, İsveç Kıralı “Gustaf Adolf den store” yani “Büyük Gustaf”ın (1594-1632) “Avrupa’yı haraca kesmiş olmasının tastikindedir.” İsveç, I. Ve II. Dünya Savaşları arasında İtalya ve Almanya’da görülen hercümerci yaşamadıysa, nedeni, her iki savaşa da girmemiş olmasıdır denir. Buna karşın, Savaş süresince İsveç ekonomisi hemen tümüyle Nazilerin Yeni Düzen’ine (New Order) eklemlenmiş, yüzde otuzu Alman silâh sanayi tarafından kullanılan yüksek-nitelikli demir cevheri ihtiyacına ilaveten Almanya’nın gıda, odun ve diğer hammadde gereksinimlerini karşılamıştır. Alpay’ın şiddetle reddetmesine(3) karşın, İsveç, bugün de Avrupa’nın en çok silâh üreten ve satan ülkelerinden birisidir. Ülkede “salt ihracaat için silâh üretmek” yasak olduğu halde, İsveç’in 2000li yıllardaki silâh üretiminin 1995-1998 dönemine kıyasla %48 arttığı ve bu oranın doğrudan ihracata yansıdığı; sadece 2004’da aralarında Birleşik Arap Emirlikleri, Kazakistan, Omar, Pakistan, Suudi Arabistan ve Tunus’un olduğu (bunlar “özgür olmayan,” “diktatörlükler” olarak tasnif edilen ülkelerdirler!) 119 milyon İsveç kronu değerinde satış yaptığı, bu miktarın 1998’deki 10 milyon kronu yaklaşık oniki kez katladığı; dahası, İsveç Hükümetinin 2004’de silâh sanayini araştırmak üzere görevlendirdiği komisyonun 2005’de silâh satışlarını serbest bıraktığı bilinirken(4) yazarımızın feveranının nedenini anlamakta güçlük çektiğim doğrudur. Aynı İsveç, “İrangate” olarak da bilinen, İran-Kontra skandalına da karışmıştı. Olay, 1980’li yılların ortasında patladı. İran-Irak savaşı sürüyordu, İran’a sözde silâh ambargosu uygulanıyordu. Ronald Reagan ABD başkanıydı, ve can düşmanı İran’a, İsveç’in de dahil olduğu gizli bir operasyonla silâh satarken “yakalandılar.” Dahası, satıştan elde edilen paraların yine İsveç’in dahil olduğu bir operasyonla Nikaragua’da Kontra diye bilinen “anti-komünist” gerillaları kaynaklamakta kullandıkları ortaya çıktı. Kontra’lar, Nikaragua’nın seçimle gelmiş sosyalist Sandinista hükümetini devirmeye çalışıyorlardı. Ama ne gam!

İşaret etmeye çalıştığım, Nazi Almanyası ile birlikte çalışmış, kredi kullandırmak suretiyle Wehrmacht’ın askeri teçhizat alımlarını kaynaklamaktan geri durmamış olan İsveç’te, fiiliyatta pek birşeyin değişmediğidir. Şu şerhle ki, II. Dünya Savaşının meyvelerini yiyen İsveçliler, eriştikleri refah seviyesinden hoşnut, savaşlarının dehşetengiz etkilerini uzaktan seyredebilme lüksüne sahip insanlar olarak, “Faşist devletlerin en ılımlısı”(5) kalmayı başarabilmişlerdir. İktidara Hitler ve Mussolini gibi seçimle gelen SAP, menhus ikiliden farklı olarak, gücünü halkına çevirmemeyi bilmiştir. Dahası, II. Dünya Savaşı sonrasında “tüm ‘Solcular’ gibi, açık milliyetçiliği bırakıp, İsveç’in üstün bir ülke olduğu duygusunu saklı tutmayı” başarmış olduğundan, kendisini dünyanın geri kalanının ahlâk bekçisi olarak görebiliyor olmasına şaşırmamak gerekse gerekir.

Ancak, “açık” milliyetçiliği bırakmanın, “milliyetçik”i bırakmak anlamına gelmeyeceği de açıktır. Nitekim, İskandinavya’nın hemen her ülkesinde rastlanan “çokkültürlülük” karşıtlığının İsveç’te de mümbit zemin bulmaya başladığı görülmektedir. “Folkhemmet” ülküsünü şiar edinmiş olan İsveç’e “çokkültürlülük,” çok sayıdaki yabancı göçmen ve/veya sığınmacılar tarafından dayatılmış olan nisbeten yeni bir durumdur. İsveçli etnolog Maria Backman, Stockholm yakınlarındaki Ronna in Södertalje’ki polis karakoluna bu yılın başlarında göçmen gençler tarafından otomatik silâhlarla ateş açılması olayını inceleyen “Beyazlık ve Cinsiyet” başlıklı makalesinde, göçmenlerin sarışın İsveçli kızları “hafif meşrep ve kışkırtıcı” buldukları için sataştıklarını, olayların kızların tepki vermeleri sonucu büyüdüğünü anlatmakta, “hızlı göç sonucu sonucu İsveçli sakinlerinin minnacık bir azınlığa dönüştükleri” kasabada, sarışın kızlarının cinsel tacizi önlemek için saçlarını boyatmak zorunda kaldıklarını söylemektedir. “Sarışın olmak, yaşlı adamların bakışlarına, gençlerin ‘fahişe’ nidalarına muhatap olmak demektir.” Nitekim, “İsveç’te tecavüz suçları bir kuşak içinde dört misli artmış olup, söz konusu istatisliklerde İslâm ülkelerinden gelen erkeklerin nüfuslarıyla orantısız bir yer kapladıkları görülmektedir.” Yani? Yani, sakın, Alpay’ın yalanladığı “İsveçte …kadınların yoğun bir şekilde şiddete maruz kaldığı” şeklindeki gözlem, Müslüman erkeklerin sarışın kızlara uyguladıkları şiddet olmasın? 2004 Haziran’ında yapılan bir kamu oyu yoklamasında, deneklerden %50’sinin göçmen akınlarının kısıtlanmasını istediklerini düşündüğümde, doğrusu, olabilir gibi geliyor! Zaten, Avar’ın sokak reportajları da İsveç’in Irak’lı sığınmacıların akınına uğradığı 2006’da yapılma mıydı? Kaldı ki, aynı deneklerin üçte ikisi, “İslâmın İsveç toplumuna uyum sağlayabileceğinden emin olamadıklarını” belirtmişlerdi.

Neticeyi kelâm, yazımın başında hangi İsveçli (ya da Batılı!) bir sütun yazarı kalkar da Türkiye’yi eleştiren bir televizyon programını “benim tanıdığım Türkiye’ye hiç ama hiç benzemiyordu” gibisinden, mükemmelen öznel bir değerlendirmeyle topa tutabilir diye sormuştum. Cevabını şimdi veriyorum: hiçbirisi. Çünkü, hem belgelendirilmemiş kişisel şehadetin okuru ikna etmeye yetmeyeceğinden, hem de “sen ya Türkiye’yi hiç tanımamışsın ya da Türkiye gerçeğini bilerek isteyerek saptırıyorsun” şeklinde bir karşı-saldırıya çanak tutmasından ürker. Öznel yaklaşımlar, hemen her zaman tartışmanın “argumentum ad hominem” şeklinde yozlaşmasıyla sona ererer. İsveç’te eğitim görenler mutlaka bilirler ama bilmeyenler için açıklayayım: Latince kökenli bir terimdir. Bir argümanı ya da hükmü, delillerle değil, hükmü ya da argümanı ileri süreni karalamak suretiyle çürütmeye kalkışmak anlamındadır ve mantık ilminde safsataya girer. Alpay’ın, program yapımcısını “devlet kurumları içinde yuvalanmış Batı ve AB düşmanı” saydığı, kendince kötü şöhretli Kızıl Elma koalisyonundan olmakla suçlaması, “gazeteciliğin yüklediği sorumluluktan tamamen yoksun” olduğunu iddia etmesi, bu fasıldandır.

(1) TRT’de Skandal, 18-12-2006 Zaman
(2) Hans Karlson, LO (L0, devasa bir işçi sendikasıdır)


(3) “11 Aralık akşamı TRT-I’de yayımlanan İsveç ve Nobel konulu ‘belgesel’ /de/ inanılmaz b,r önyargı ve tekyanlılıkla şunlar iddia ediliyordu: İsveç dünyaya silah ve savaş ihraç eden… bir ülkeydi... Bu ve benzeri uydurma bilgilerin art arda sıralandığı programda tasvir edilen İsveç…benim dokuz yıl süreyle içinde yaşadığım ve yakından tanımak fırsatını bulduğum İsveç’e hiç ama hiç benzemiyordu.”

(4) Anja Skeppstedt, Country report on the Swedish arms trade To the ENAAT-meeting in London, United Kingdom, May 2005. Covering the time since the meeting in Czech Republic, June 2004 until now

(5) Broberg and Roll-Hansen, Eugenics and the Welfare State, 1997 .

kaynak: www.alevalatli.com


Yazinin 1. Bolumu icin tiklayiniz

"İSVEÇ YAZILARI" (1) - Alev Alatlı: İsveç: İmaj her şeydir! (1)

Alev Alatlı

İtiraf etmeliyim ki, Şahin Alpay’ın yakıcı öfkesinden(1) olmasa, İsveç, 1987 İran-Kontra skandalından ki, bardağı taşıran son damladır, bu yana defteri dürülmüş bir ülke olarak gündemimden tümüyle düşmüştü.

Ne, ’78 kuşağı muhaliflerine kucak açmış olması, ne Pamuk’u malûm ödülle onurlandırması, ne de Banu Avar’ın TRT’deki programı, tutumumda bir değişiklik yaratabildiydi. Umursamazlık kalkanımı delen, Alpay’ın öfkesinin uyandırdığı haset! Doğrusu, İsveç’in kendisini her koşulda savunabilecek, Türkiye’nin önde gelen gazetelerinden birisinde sütun sahibi, ünlü bir aydın yetiştirmiş olmasını çok ama çok kıskandım! Darısı başımıza da diyeceğim ama hangi İsveçli (ya da Batılı!) tanınmış bir sütun yazarı kalkar da Türkiye’yi eleştiren bir televizyon programını “…benim dokuz yıl süreyle içinde yaşadığım ve yakından tanımak fırsatını bulduğum Türkiye’ye hiç ama hiç benzemiyordu” gibisinden, mükemmelen öznel bir değerlendirmeyle topa
tutabilir?
Herneyse. Kendi adıma söz konusu ülkeden bütünüyle soğumama neden olan olaylar silsilesinin ilklerinden biri, ‘80li yılların başında İsveç’in 40 yıl süreyle resmi devlet politikası olarak uyguladığı “zorunlu kısırlaştırma” kampanyasının 1976’a kadar sürmüş olduğunun ortaya çıkması oldu! Bu süreçte 62,000 İsveçli, “İsveç halkının kalitesini iyileştirmek” amacıyla kısırlaştırılmışlardı! Kimler? “Karışık ırklar,” düşük zekâlılar, sakatlar. “İstenmeyen genler”inin gelecek nesillere transfer edilmesini önlemek için, devlet tarafından zorla kısırlaştırıldılar. Kısırlaştırmanın, zaptırapt altına alınamayan düzen muhaliflerine, hafif meşreplere, uygunsuzlara uygulandığına dair deliller de ayrıca mebzul miktardaydı.(2)
Şimdi, “karışık ırklar” tanımlamasının, masum okura “nasıl yani?” dedirtebileceğinin farkındayım. Efendim, İsveç, “eugenics” yani “insanının ‘olumlu’ niteliklerini yüceltmek, ‘olumsuz’ niteliklerini bastırmak”la iştigal eden “bilim”de hayli ustalaşmış bir ülke olup, İsveç Irksal Biyoloji Enstitüsü, Stockholm’de 1920’de açılmıştır. Nitekim, sözkonusu televizyon programında Alpay’ı onca kızdıran “soykırım” bahsinin(3) mağdurları Samilerin “genetik mirasları,” “Saf Irk” düşüncesine meftun Aryanist Alman meslektaşlarıyla sıkı işbirliği içinde olan İsveçli genetikçiler tarafından uzun uzun incelenmiş, “en sık rastlanan Sami MtDNA (kadın) haplotipinin U5b1 olmakla birlikte V tipine de sıkça rastlandığı” tesbit edilmiş ve bu tesbitleri, Wikidepia kadar yaygın ansiklopedilerde bile yer alabilmişlerdir. Anlayabildiğim kadarıyla, araştırma sonuçları, Samileri aklar (!) “kadim Avrupa halklarından birini temsil ettiklerini” ispatlar mahiyettedirler.
İspatlamamış olsalar ne olur, dediğinizi duyar gibiyim. Kim, daha da önemlisi, neden, buz üstünde ren geyiği kovalamaktan başka günahı olmayan gariban bir azınlığın genleriyle uğraşsın, değil mi? Eğer, İsveç gibi, “eugenics”le iştigal eden bir ülkeyseniz, uğraşırsınız. Nitekim, “nüfusuyla kıyaslandığında, İsveç, Nazi Almanya’sından sonra en çok sayıda kısırlaştırmanın yapıldığı ülkedir…” Ve, Samiler şöyle dursun, “1934-1976 yılları arasında yürürlükte kalan İsveç Kısırlaştırma Yasası uyarınca hadım edilen 62,000 kişinin %90’ı kadındır. Kırk yılı aşkın bir süreyle İsveç işçi sınıfının ‘marginalized’ (yani, “önemsizleştirilmiş,” toplum dışı edilmiş) genç kadınları, zorla kısırlaştırılmak tehlikesine maruz kaldılar… 15 yaşındaki ‘teenager’lar, dans salonlara gitmek gibi ‘suçlar’dan kısırlaştırıldılar. 1960’da bir kadın, motosiklet çetesine dahil olduğu için kısırlaştırıldı. Zorunlu kısırlaştırılma, yetimlerin yetimhanelerden salınaverilme koşullarından birisiydi...”(4)
Güler misiniz, ağlar mısınız bilmem ama Kısırlaştırma Yasasını yürürlüğe koyan, İsveç Sosyal Demokrat Partisi, yani SAP’tır. Nitekim, yasa, SAP’ın “Welfare” Kapitalizminin İsveç Modeli dedikleri (welfare kapitalizminden murat, refah ya da sosyal yardımlaşma kapitalizmi) başlatmasından hemen sonra geçirildi. Bahse konu model, Alfred Nobel’inki gibi “devasa şirketler ve işçiler arasında ulusal birlik” hedefliyordu ki, bu, İkinci Dünya Savaşı sonrasında kendisini Demokratik Sol’un kalesi, parlayan ışığı, hatta “ikonası” olarak parlatan İsveç’in parmak ısırtan bir takiyesi olsa gerekirdi! Nitekim, “…pek dillendirilmemekle birlikte, İsveç’in Faşist bir ülke olarak nitelendirilmesini haklı gösterecek çok sayıda sağlam neden vardır.”(5)
İsveç’e kim, ne cür’etle faşist diyebilir? Alpay’ın hışmını daha fazla çekmeden, hemen açıklamalıyım: Siyaset bilimciler! Nedeni, 1932’de iktidara gelen (ve daha bu yılın 2006 Eylül seçimlerinde merkez-sağ kıpırdayıncaya kadar) tam 65 yıl süreyle İsveç’te iktidarda kalan Sosyal Demokratların program ve politikalarının İsveç’i bir ‘folkhemmet’e (Almanya’da ‘Volksheimat’) dönüştürmeyi hedeflemiş olması. Şimdi, “folk” ya da “volk” sözcüklerini diğer dillere olduğu gibi Türkçe’ye de çevirmek zor, çünkü “halk” ve “ırk” (6) kavramlarını bütünleştiren bir kelime; bu bağlamda, “folkhemmet” kültürel ve genetik nitelikleri mustakar (homojen) olan İsveçliler için “yuva” teşkil edebilecek bir yapılanmaya yöneliş anlamına geliyor. Vurgulamaya çalıştığım, İsveç sosyal demokratlarının ideolojilerinin ırkçılıktan azade olmadıkları ve “folkhemmet”in sadece belirli bir ırka “den Svenska folkstammen”e yani İsveç ırkına dahil olanları kapsadığı, Tomedal Finlileri gibi azınlıkları kapsamadığıdır.
İlk kez 1910 yılında Rudolf Kjellen tarafından “Staten som livsform” yani “Yaşayan bir Varlık olarak Devlet” isimli kitapta dillendirilen ve İsveç Modelinin çekirdeğini oluşturan “folkhemmet” kavramı, özünde ve esasında “tüzel” (corporate) veya “birleşmiş” (collectivist) Faşist Devlet’in tanımlayacı niteliğidir; ve dolayısıyla, Faşizm gibi, İsveç Modeli de, Komünizm ile Kapitalizm arasında, Üçüncü Yol olarak ortaya çıkmıştır.
Yeri gelmişken: Türkiye gündemine çok yabancı olduğu için “korporasyonculuk” olarak çevirmek zorunda kaldığım (İtalyanca ‘corporativismo’dan) “corporatism” ya da “corporativism,” siyasi gücün ekonomik, endüstriyel, tarımsal ve meslek örgütlerine hasredildiği siyasi ya da ekonomik sistemleri tanımlar. Günümüzdeki “şirket” kavramını aşan bu sivil korporasyonlar, kendi iç-hiyerarşileri olan, seçilmemiş gruplanmalardır ve amaçları kontrolları altında tuttukları toplumsal veya ekonomik yaşamı denetlemektir. Örneğin, çelik korporasyonu, çelik işi yapan tüm patronların ortak bir fiyat ve ücret politikası saptamak üzere biraraya geldikleri bir karteldir. Siyasi ve ekonomik gücün böylesi grupların elinde toplanmış olması, “tüzel” yani “corporate” devlete işaret eder. (MHP’nin ‘70li yıllarda önerdiği “9 Işık” doktrinin tam da bu sebepten kınandığını hatırlatayım.) Nitekim, hangi ansiklopedide baksanız, “korporasyonculuk” sizi “Faşizm” maddesine yollar.
Faşizmin en iyi ifadesini Mussolini yönetiminde bulduğu malûm. Mussolini, İtalyan işveren ve işcilerini, işkollarına göre önce yerel sendikalar şeklinde örgütlemiş, yerel sendikaları da ulusal federasyonlar şeklinde birleştirmişti. Böylece, tarım, ticaret, endüstri, banka vb. sektörlerin oluşturduğu 22 korporasyonun en üst düzey temsilcileri devlet aygıtına eklemlenmiş, ekonomik faaliyetleri düzenlemeye, hizmet ve ürünlerin fiyatlarını belirlemeye, işçi-işveren çatışmalarında hakemlik etmeye koyulmuşlardı. Öte yandan, Faşizmin tüyler ürpertici şöhretini İtalya’da kazandığı, sistemin İkinci Dünya Savaşından sonra gözden düşmüş gibi durduğu da malûm. Malûm olmayan, başta İsveç olmak üzere İskandinav ülkeleri ile Avusturya ve Hollanda’da isim değiştirerek sürüyor olması. Ne ki, yeni adı “neo” korporasyonculuk.
Liberal, toplumsal ya da zümreci (“societal”) korporasyonculuk olarak biliniyor. Bunlardan sonuncusunun ima ettiği, toplumu ırkı bir, ülküsü bir, yeknesak bir halk olarak görmek ki, “Sol”un “S” ile bağdaşmayan bir dünya görüşüdür. Bu bir yana, neo-korporasyonculuk, bireylerin temsil etme ve edilme haklarını yaşadıkları bölgelere değil, mensup oldukları işlevsel işkollarına göre tanır ki, bu, faşizmin olmazsa olmazıdır. Neo-korporasyoncular, ekonomik çıkar guruplarının örgütlenmelerini, ve hükümetin tüm gücüyle desteklediği ekonomik politikaları oluşturmalarını, tartışmalarını, uygulamalarını, yönetmelerini öngörürler. İsveç bağlamında, bu uygulama, İsveçli işverenler federasyonu ile önde gelen işçi birlikleri arasındaki yakın korporatist ilişkiler şeklinde ortaya çıkar. 1930’lu yıllarda 20.yüzyılın başlarında İskandinavya’yı kasıp kavuran sınıf çatışmalarını önlemek gerekçesiyle bizzat SAP ve işçi birlikleri tarafından yapılandırılmıştır. Buna karşın, İsveç’in onyıllardır keyfini sürdüğü Demokratik sol ambalaj, bizim ‘78 kuşağını hayran bırakabilmiştir!
(1) TRT’de Skandal, 18-12-2006 Zaman

(2) Broberg and Roll-Hansen, Eugenics and the Welfare State, 1997 .
3) (“…Laponların geçen yüzyıllarda kültürel eritme politikalarına hedef oldukları doğrudur. (Geçmişte bu tür asimilasyon, azınlıkları çoğunluk kültürü içinde eritme politikaları izlemeyen Avrupa ülkesi var mıdır?) Ama Laponların soykırıma ya da katliama uğradıkları doğru değildir. Toplam 85 bin dolayında nüfusa sahip olan Laponlar bugün İsveç, Norveç ve Finlandiya'da tam bir dil ve kültür özgürlüğüne sahip oldukları gibi, kendi meclislerini de kurmuşlardır. Bu bilgileri ansiklopedilerden edinmek mümkündür. “TRT’de Skandal, 18-12-2006 Zaman

(4) Broberg and Roll-Hansen, Eugenics and the Welfare State, 1997 .

(5) Jon Jayray, “History Comments” 28 Temmuz 2005

(6) “leute” ve “rasse” sözcükleri

Bunlara da bak

.

İskandinav Ulkelerinde Ne Var Ne Yok - İskandinavya Arama Kutusu

Norveç'ten Haberler

Norveç’te 40-50 kişilik bir Çeçen grubunun, bir mülteci merkezindeki Kürtlere saldırması sonucu 23 kişinin yaralandığı belirtildi.Yetkililer, pala ve çelik sopalar kuşanmış Çeçenlerin, başkent Oslo’nun güneyindeki Oestfold’daki merkeze saldırdığını, ciddi şekilde yaralanan olmadığını, ancak 23 kişinin hastaneye kaldırıldığını kaydetti devamı>>

Danimarka'dan Haberler

Zorlaştırılmış ilk Vatandaşlık sınavının sonuçları açıklandı. Her dört kişinden üçü sınavı geçmeyi başaramadı. Soruların oldukça zor ve saçma olduğunu iddia eden pek çok dil okulu sınavının iptal edilmesinin en iyi yol olacağını savunuyor. Başvuru ücretinin 600 kron olduğu sınava 5 bin 500'den fazla kişi katılmıştı. Devamı >>

İsveç'ten Haberler

Müslüman kadınlara İslam kurallarına uygun biçimde örtünerek denize - havuza girme olanağı veren Burkini, İsveç yüzme havuzlarında kiraya verilmeye başlandı. Sadece yüzü, elleri ve ayakları açıkta bırakan polyester giysi olan Burkini, yüzme dersinde Müslüman bayan öğrenciler tarafından da tercih ediliyor. devamı >>

Finlandiya'dan Haberler

Reader's Digest adlı Amerikan dergisinin yaptığı araştırmaya göre, soğuk Kuzey ülkeleri yeryüzünün en yeşil yerleri ve bunlardan Finlandiya yaşanacak için en iyi ülke. Derginin dünyanın en yeşil, en yaşanabilir ülkeler ve şehirleri araştırmasında, ilk beşi, sırasıyla ... devamı >>

Bir İskandinavya Fotografı

Bir İskandinavya Fotografı
Hameenlinna'dan kış manzarası.. (Finlandiya)